Yazmanın Gücünü İdrak Ettiğim İlk Gün
Yazmak Lazım demiştim ya, internette kayıtlı en eski yazımın üzerinde neredeyse 8 yıl geçmiş. Bir kariyer hedefi veya eğitimin sonucu olarak gelişmedi yazarlığım. Edebiyat tutkunu falan da değildim ama yazmanın gücünü idrak ettiğim 'o gün' beni bu noktaya getirmiş olabilir.
Muhtemelen 2007 yılıydı. Kafamın dumanlı olduğu ve psikoloji forumalarına baktığım dönemler. Sayfaları karıştırırken dikkatimi çeken bir başlığı okuyamaya koyuldum. Gerçek mi kurgu mu olduğu belli olmayan ama okuyanın kafa derisini geren bir hikayeydi. Moral bulmak isteyenlerin buluştuğu bir adreste kim yazmış, nasıl yayınlanmıştı bilmiyorum ama hikaye* resmen içime oturdu.
Kafamın içindeki cam kırıkları bir kaç salto yaptıktan sonra kendimi toparladım. Hikayeyi eleştiren bir yorum yaptım ve gelecek yanıtı beklemeye koyuldum. Ama olan olmuş, birisi o başlığı forumdan kaldırmıştı. Hikayeyi de yaptığım yorumu da bir daha göremedim.
İşte o gün öznel bir tecrübe olarak idrak ettim ki yazmak bir şeyleri değiştirebiliyor, insanları hareket geçirebiliyordu. İyi mi kötü mü oldu bilmiyorum ama sanırım tam da bu sebeple ölene kadar yazmaya devam edeceğim. :)
*taciz ve şiddet dolu bir hikaye olarak anımsıyorum