İletişimde kalmayı çok önemsemekle birlikte bu alanda yeni şeyler keşfetmemiz gerektiğini de düşünmeden edemiyorum. 2015’te yazdığım e-posta cevaplama süresi yazısı da bu minvalde bir yazıydı.
Özellikle uzaktan anlık mesajlaşmanın hayatımızı çok olumsuz etkilediğini ve yeteneklerimizi baskıladığını düşünürken taslaktaki yazılar arasında Sebastian Thrun'un Stanford Üniversitesi profilinden kaydettiğim alıntıya denk geldim.
Thrun, sıkça sorulan sorular metninin son maddesinde şöyle yazıyor;
I sent you information by Email - Didn't you read my mail?
This has become a problem. At present, I receive between 150 and 400 personal Email messages per day. Even if I quit my job and stop sleeping, I wouldn't be able to answer all of them. I am willing to spend up to two hours a day on Email. This means that I am not even able to read the majority of my Email. I realize yours might be one of those that I am unable to read, and I hope you accept my sincere apologies. On the flip side, if I only did Email all day and nothing else, would you really want to talk to me?
Yani “E-posta atmıştım, okumadın mı?” diye soranlara diyor ki; Günde 150-400 tane eposta alıyorum, epostama günde en fazla 2 saat ayırıyorum, hepsini okumam mümkün değil. Zaten bütün günümü eposta okuyup cevaplamaya ayırsam, benimle gerçekten konuşmak ister miydiniz?
Thrun o kadar haklı ki. Bazen çevremdeki arkadaşlara da artık bir kişiye 1 kez e-posta atarak yanıt beklemenin çok safiyane olduğunu söylüyorum. Evet, ilk seferde yanıt alabilirsiniz ama yanıt alamamak da bence gayet normal. Bunda alınacak bir durum yok. Eğer bir şey talep eden taraftaysak, pekâla ikinci-üçüncü kez e-posta atmaktan da çekinmemeliyiz.
Elbette bu noktada farklı senaryolardan* bahsedilebilir ama aşırı hızlı iletişim bence modern zamanın çıkmaz yollarından biri. İnsanoğlu bu sorun için bazı çözüm yolları da aranmıyor değil ve yarın bunlardan birini yazacağım (yazdım) ama şu altta yazdığım şey henüz icat edilmedi;
Gecikmeli iletişim sunan bir anlık mesajlaşma veya e-posta uygulaması. Mesajın gitme ve gelme süresi 3 dk, 3 saat ve hatta 3 gün. Ne dersiniz, güzel olmaz mı?
*Yöneticiler için durum farklı olabilir, soğuk e-posta (cold email) pazarlaması yapanlar bunu (follow-up yapmayı) zaten ihmal etmemeli vs.